• İzmit ve Yalova Şube Randevuları için Arayın      0 536 577 4342
  •   
  • Randevu Alın

Dikkat bozukluğu bulunan kişiler dikkat farlarını uzun süre bir yere tutamıyor. Dikkat farı ifadesi burada bir metafor olarak kullanılıyor ve oynak bir küre eklemin üstüne monte edilmiş bir far gibi düşünülmelidir. En küçük bir dikkat dağıtıcı durumda bu far yeni uyarının olduğu yere doğru yöneliyor. Bu da dikkatin ileri derecede dağıtılabilirliğine, unutkanlığa, bir konudan diğerine atlamaya ve kafanın dağınık olmasına yol açıyor. Böyle bir durum çocuklarda ciddi okul sorunlarına, yetişkinlerde ise çalışma bozukluklarına yol açabiliyor. Böyle kimseler pek çok şeyi unutuyor, aceleden dolayı çok hata yapıyor, dalgacılar ve hastaların çoğu, zekalarının iyi olmasına rağmen, olanaklarının çok altında akademik başarı gösterebiliyor. Bu zekaları ile mümkün olan okullar yerine belirgin biçimde daha düşük düzeydeki okullardan mezun olabiliyorlar. Bazen bir diploma bile alamıyorlar, bu da yaşam kariyerlerini çok olumsuz etkileyebiliyor. Bu kişiler belli bir hedefe yönelik bilgiyi hatırlamakta zorlanıyor ve bu nedenle tutarsız akademik başarılar elde etmeye devam ediyorlar. Fakat şaşırtıcı olan, DEHB’lilerin çok ilgilerini çeken bir konuya olağanüstü biçimde konsantre olabilmeleridir. Böyle durumlarda üstün başarılar elde edebiliyorlar. O zaman da, bazı şeylerin üstesinden böylesine parlak biçimde gelebilirken basit, ilginç olmayan şeyleri nasıl başaramıyorlar diye insan kendine soruyor. Bu anlamda onların ‘hiç canım istemiyor’ tutumu ile ‘çalışma hastası’ tutumu arasında gidip gelmeleri az karşılaşılan bir durum değil.